Ad Code

Responsive Advertisement

📜 Gezegenlerin Ay Düğümleri İle Kavuşumu

 

📜 Gezegenlerin Ay Düğümleri İle Kavuşumu

Ayın düğümleri yani namı diğer yılan başı ve kuyruğu bir gezegen ile kavuşur ise ne olur? En basitinden Güneş be Ay ile kavuştuklarında tutulma olduğunu biliyoruz…Rahu ve Ketu ile olan birleşimlerin sonuçlarına geçmeden önce, gezegenlerin neti yemsil ettiklerini kısaca bir hatırlayalım…

☀️ Surya (Güneş)

Sağlık verir.
Stotranın ilk satırı bunu belirtir. Güneş, beden sağlığının ve yaşam enerjisinin kaynağıdır.

🌙 Chandra (Ay)

“Yaśaḥ nirmalaṁ” – Şöhret ve iç huzur verir.
“Yaśaḥ” demek ün, itibardır.
“Nirmalam” demek berraklık, sükunet, huzur demektir.
Yani Ay zihinsel dinginlik, huzurlu kalp ve tanınmışlık kazandırır.

🔥 Rahu ve Ketu’nun Ay ve Güneş ile İlişkisi:

Rahu ve Ketu, Ay ve Güneş’in doğrudan düşmanıdır. Çünkü efsaneye göre Rahu, Soma Amṛta (ölümsüzlük iksiri) içmek için tanrılar arasına gizlice girer ve bunu Güneş ile Ay fark eder. Bu yüzden başı koparılır — başı Rahu, gövdesi Ketu olur.

➡️ Dolayısıyla, Rahu veya Ketu, Ay ya da Güneş ile kavuşumda olduğunda etkiler çok büyür. Ama bu her zaman olumsuz anlamına gelmez.

📌 Önemli Uyarı:
Lagna’ya (yükselen burca) göre değerlendirme yapılmalıdır.
Örneğin sadece “Satürn-Ketu kavuşumu var, işte kesinlikle iş hayatında kesinti olur” demek doğru değildir. Çünkü:

·        Satürn: Karmanın gezegenidir.

·        Ketu: Ayırma veya koparma enerjisidir.

Ama Lagna'ya göre bu ikili bazen çok güçlü içsel farkındalık da verebilir.

🌑 Mangal (Mars)

"Bhīmabhūtāya" – Güçlü, cesur, refah sağlayan.
Mars, “Bhūta” yani Dünya’nın oğlu olarak bilinir.
➡️ Bu yüzden toprakla (mal, mülk, zenginlik) ve güç ile ilgilidir.
➡️ Kişiye maddi mücadelede cesaret verir.

🌕 Budha (Merkür)

"Sūtaṁ prajñāṁ" – Bilgelik, iletişim, keskin zihin.
Budha, Ay’dan doğduğu için zihinsel faaliyetlerin sembolüdür.
➡️ Sözel beceri, ticaret yeteneği, edebi yetkinlik verir.
➡️ “Prajñā” derin anlayış ve sezgi anlamına gelir.

🌟 Guru (Jüpiter)

"Guruṁ gaurāṅgaṁ" – Saygınlık, bilgelik, manevi otorite.
Gurur kelimesi burada hem öğretici hem de saygın kişi anlamındadır.
➡️ Toplumda hürmet kazandırır.

🌺 Śukra (Venüs)

"Kāvya kālānidhiṁ" – Sanat, güzellik ve edebiyat.
Venüs kişiye sanat yeteneği, tatlı konuşma, estetik duyarlılık verir.
➡️ “Kāvya” → şiir, “Kālānidhi” → sanat hazinesi
➡️ Venüs’ün kelimelerle oyun kabiliyeti yüksektir.

🪐 Śani (Satürn)

"Mandaṁ mudam sarvadā" – Kalıcı sevinç ve sabır.
“Manda” → yavaş, “mudam” → sevinç
➡️ Satürn zorlaştırır ama sonunda daimi saadet verir.
➡️ Sabredenlere büyük ödül sunar.

🌘 Rāhu

"Bāhu balam" – Kol gücü, zorlukta direnç, stratejik zekâ.
Rahu, karmaşık durumlarda fırsat yaratır.
➡️ Güçlü Rahu olan biri, zorluğu avantaja çevirip kendini gösterir.
➡️ “Şatru hanta” → düşmanı alt eden, stratejisttir.

🌑 Ketu

"Kula unnatim" – Soyun yükselişi, manevi çocuklar.
Ketu genelde çocukları azaltır diye düşünülür ama aslında:
➡️ Manevî miras, ilimle yükseliş ve soyun itibarı anlamına gelir.
➡️ Ketu bazen “evlat” değil, manevî halef kazandırır.


📏 Kavuşumlarda Derece (Longitudinal Distance) Önemi:

➡️ Eğer iki gezegenin derece farkı < 3°20' (bir navamsha padası) ise:
🔹 Kavuşum çok güçlü çalışır.
🔹 Etkiler daha keskin olur (pozitif ya da negatif Lagna’ya göre).

➡️ Eğer iki gezegen aynı Navamsa içinde ise:
🔹 Etkileri katlanır.
🔹 Sadece Raşi haritada kavuşum yetmez, Navamsa'da da kavuşum varsa etkisi büyüktür.

Rahu- Güneş Kavuşumu

Rahu Güneş’le kavuştuğunda kişinin egosu artar ve şöyle düşünür: "Ben ucuz iş yapamam, dilenmem, çalmam çünkü ben kraliyet sahibiyim. Eğer hırsızlık yaparken yakalanırsam insanlar bana bakıp şöyle der: 'Bu kadar asil duruyorsun ama hırsızlık yapıyorsun?'" Bu Rahu-Güneş kavuşumunun kaygısıdır.

Ofiste genelde şu şekilde espri yaparız: Eğer bir kişiyi pazarlama veya satış pozisyonuna almak istiyorsanız ve o kişinin haritasında çok güçlü bir Güneş varsa, o kişiye müşteriyle gidip sipariş istemek zor gelecektir. Satışçılar genelde müşteriye gidip “Hedefime ulaşamıyorum, sipariş verirseniz minnettar olurum” gibi şeyler söyler. Ama güçlü Güneş'e sahip biri bunu söyleyemez. Şöyle düşünür: “Bu bana yakışmaz, ben emir istemem. Eğer bana değer veriyorsa zaten siparişi verir.”

Bu hem olumlu hem olumsuz şekilde çalışabilir. Güçlü Güneş’e sahip biri çok yüksek ego sahibi olur. Bu kötü bir şey değildir çünkü öz güven de egodan gelir. "Ben başarısız olamam", "Sınıfta sonuncu olamam", "Birinci olmalıyım" gibi bir iç motivasyon getirir.

Güneş daha fazla para kazanmayı da ister. O 10. evle ilgilidir, tıpkı Rahu gibi. Para kazanmak çok iyi olabilir ama fiziksel sağlıkta uç noktalarda iniş çıkışlar olabilir.

Özellikle Güneş yüceldiğinde, düşük durumda olduğunda, kendi burcunda veya yönsel güçte olduğunda ya da 12. evde olduğunda çok hassas hale gelir. Güneş çok mutlu olduğunda örneğin milyar dolarlık piyango kazandığınızı düşünün, “Bana artık hiçbir kötü şey olmaz” gibi düşünürsünüz ve kendinize dikkat etmezsiniz.

Bu durumda eğer Rahu veya Ketu ile kavuşum varsa, bu çok kritik hale gelir. Diyelim ki Güneş 9° 50' dakikada yer alıyor — tam olarak Koç burcunun 10. derecesinde, yani Güneş’in derin yüceldiği noktada. Aynı derecede Rahu veya Ketu yer alırsa, Güneş’in tutulması gerçekleşir. Bu nokta son derece hassastır.

Yani bu, Güneş’in çok güçlü olduğu yerde bir Rahu kavuşumu varsa, bu çok ciddi bir etki oluşturabilir. Çünkü Güneş kendini çok güçlü hissederken Rahu gelip onu “örtmeye” çalışır. Eğer Rahu aynı derecedeyse – örneğin 9°00’da Güneş varsa, Rahu da tam o noktadaysa – bu tam bir “güneş tutulması” gibi bir şeydir ve etkileri çok büyüktür.

Bu durumda kişi bazen aşırı özgüvenli olup hata yapabilir veya kendi sağlığına, kararlarına yeterince dikkat etmeyebilir. Bu yüzden Rahu ile Güneş’in tam kavuşumunun olduğu dereceler çok kritiktir.

Ama bu kötü bir şey midir? Hayır. Her şey kişinin Lagna’sına (yükselen burcuna), diğer gezegen yerleşimlerine ve yaşam bağlamına bağlıdır. Kimi zaman bu kavuşum kişinin çok büyük başarılar elde etmesine yol açabilir. Çünkü Rahu malzemecidir, dünyaya yöneliktir, fırsat yaratır. Güneş ise liderlik, itibar ve yöneticiliktir.

Dolayısıyla Rahu ile Güneş bir araya geldiğinde, bu kişi büyük hedefler koyar, büyük rüyalar görür ve bunu gerçekleştirmek için cesaretli adımlar atabilir. Ama dikkat: Eğer bu kavuşum düşük burçta ya da zayıf evde olursa, ego kontrol dışına çıkabilir, kibir artabilir ve insan ilişkileri zarar görebilir.

O yüzden sadece “Rahu ile Güneş kavuştu, bu iyi mi kötü mü?” demek doğru değildir. Her şey kişinin genel doğum haritası (Janma Kundali), D9 haritası (Navamsa), konumlar ve ev derecelerine bağlıdır.

Şimdi, Güneş gerçekten yücelmiş bir konumdaysa, Güneş kendisini bir milyar dolar kazanmış gibi hisseder. Güneş son derece güçlü olur, parıldar ve bu parıltı içinde her şeyi unutur. Eğer tam o sırada bir tutulma yaşanırsa – yani Güneş tutulması gibi – o zaman hem iyi hem kötü etkiler son derece uç noktalarda ortaya çıkar. Bu da demektir ki bu durum haritada oldukça hassas bir gösterge olur.

Ama eğer Güneş ile Rahu arasında biraz mesafe varsa — örneğin 5°, 6°, 7°, 8° derece ayrılık — o zaman genelde iyi sonuçlar görülür. Daha da önemlisi, eğer tutulma geçmişte olmuşsa, yani Rahu geri giderken (retro), Güneş ileri giderken (direkt) bu kavuşum yaşanmışsa, o zaman durum farklı olur. Bu özellikle aydınlatıcı gezegenler için çok önemlidir: eğer Rahu ve Güneş aynı burçtaysa ve Güneş daha yüksek derecede yer alıyorsa, bu Güneş artık tutulmadan çıkmış demektir.

Bu durumda, kişi doğmadan birkaç gün önce tutulma gerçekleşmiş, fakat doğum sırasında Güneş zaten tutulmadan kurtulmuş olur. Bu da demektir ki Güneş artık daha da güçlü ve parlak bir şekilde ışık saçmaktadır. Bu, genellikle güçlü bir Güneş anlamına gelir. Tabii bu mutlaka “iyi sonuç” verecek anlamına gelmez.

📌 Örnek verelim: Eğer D10 haritasında sadece pazarlama işi yapıyorsanız, satış hedefi üzerine çalışıyorsanız ve müdürünüz size “5 sipariş almazsan maaş yok” diyorsa, işte burada Güneş-Rahu kombinasyonunun karakteri ortaya çıkar. Çünkü bu kişi kimseden doğrudan sipariş isteyemez. Sanki dileniyormuş gibi hisseder. Oysa müşteri bir sipariş vermekle, sizin evinize ekmek götürmenize sebep olur. Ama bu kişi egosundan dolayı bunu yapamaz.

Bu yüzden Güneş-Rahu birleşimi olan biri asla yanlış bir şey yapmaz. Ne hırsızlık yapabilir, ne başkasından borç isteyebilir. Borç istemek bile onun için gurur kırıcıdır. Hatta çoğu zaman kendisi başkalarına para verir. Çünkü kendini kral gibi hisseder, karşısındaki kişiyi vatandaş gibi görür ve “bu adam parası yok, ben yardım edeyim” diye düşünür.

⚠️ Ayrıca Rahu veya Ketu Güneş’e kavuşursa, genelde baba ile ilgili zorluklar da olur. Çünkü Rahu-Ketu doğrudan 3. ve 9. evleri etkiler. (Bazı görüşlerde 2. ve 8. ev de alınır ama burada 3 ve 9 esas alınmıştır.)
Bu nedenle Güneş’le kavuşan düğümler, babada şu sorunlara sebep olabilir:

·        Babada sağlık sorunları olabilir

·        Babanız kandırılmış olabilir

·        Babası mesleğinde yükselememiş olabilir

·        Sürekli şehir değiştirmiş olabilir

·        Ya da zengin olsa da, beklediği başarıyı elde edememiştir

Bunlar tamamen haritadaki diğer göstergelere bağlıdır.

Ama özellikle bu kavuşum 3. ve 9. ev aksında yaşanırsa, bu etkiler çok daha belirgin olur.

Ayrıca Güneş ve Rahu birleşimi yaratıcılığı artırabilir, çünkü Güneş 5. evle ilgilidir ve Rahu da yaratıcılığa katkı sağlar.

Güneş-Ketu Kavuşumu

🌑 Güneş Ketu ile kavuştuğunda, yani ne kadar yakın olursa etkisi o kadar güçlü olur. Bu durumda kişinin egosu parçalanabilir ve kişi utanç duygusunu kaybedebilir; yani “shameless” (yüzsüz, ar damarsız) hale gelebilir.

Bu kavuşumun temel etkisi, kimlik çözülmesi (identity dissolution) üzerinedir. Çünkü Güneş "ben kimim" sorusunun cevabıdır — yani "özbenlik", "benlik bilinci", "otorite", "güç", "saygınlık". Ketu ise bu "benlik"i silmeye çalışır.

Ketu’nun doğası ayrıştırıcı ve inkar edicidir. Ketu geldiğinde diyor ki:

“Senin bu benlik iddian, bu ego, bu krallık — bunların hiçbiri gerçek değil.”

📌 Güneş'in olduğu yerde Ketu varsa, kişi bazen kendini tanımlayamaz,
"Ben kimim?" sorusuna net cevap veremez.
Bazen bu kişilik krizlerine, özgüven eksikliğine veya aşırı mistik arayışlara yol açar.

Ama bu kötü bir şey midir?

Hayır, her zaman değil. Çünkü bu tür kavuşumlar kişiyi daha spiritüel, daha mütevazı, daha ruhani benlik üzerine odaklı hale getirebilir. Özellikle:

  • Ketu’nun Güneş’le birleştiği yerlerde kişi dünyevi başarıya değil,
    içsel uyanışa odaklanır.
  • Böyle kişiler bazen gölge figür gibi yaşar, ön planda olmayı sevmez,
    ama içsel olarak çok güçlü olabilir.
  • Ancak bazen bu durum kendini değersiz görme veya özgüven eksikliğine de dönüşebilir.

📉 Yani sonuçlar, haritanın geri kalanına, özellikle de Mars, Jüpiter ve Ay’ın desteğine bağlıdır.

🎭 Özetle Güneş–Ketu kavuşumu:

  • Egoyu siler
  • Kimliği sorgulatır
  • Dünyevi başarıdan uzaklaştırır
  • Ruhsal yola yönlendirir
  • Ama bu yöneliş acılı da olabilir

Güneş ve Ketu ne kadar yakınsa, bu daha da etkili olur. Ayrıca 5. ev de bu konuda önemlidir çünkü 5. ev hem Ketu hem de Güneş’in yönettiği yaratıcılığı simgeler. Yani 5. evin yöneticisi gibi faktörler de yaratıcılığı yönetir.

Ay konusuna gelince…

Ay–Rahu veya Ay–Ketu kombinasyonları, kişinin şöhreti (yasha) ve zihinsel durumu (nirmalam) ile ilgili bazı bozulmalara neden olabilir.

Yasha, kişinin ünü ve itibarıdır.
Nirmalam, kişinin dinginliği ve zihinsel huzurudur.

Ay Rahu Kavuşumları

Rahu Ay'a çok yaklaştığında, ya zihinsel huzurda bozulma olur ya da şöhretle ilgili sorunlar yaşanır. Yani bu bazen kötü şöhret, bazen çok iyi şöhret olabilir.
Örneğin, Ay Boğa’da (yücelme) olsun ve Rahu da Boğa’da olsun, Ay yüceldiği için “şöhret iyi olacak” diye düşünülmemeli. Çünkü her şey iyi olmayabilir. Bazı alanlarda çok iyi isim yapabilirsiniz ama bazı alanlarda kötü şöhret de olabilir.

Yani şöhret hassas hale gelmiştir. Kişi bu konuda öne çıkar. Ya çok olumlu ya da çok olumsuz.
Yani kişi bazı zihinsel problemler yaşıyor olabilir. Belki bazı sanrılar görüyor olabilir. Gerçekleşmemiş bir şeyi gerçekten olmuş gibi kabul eder. Yani hayal dünyasında yaşar.

Evet, doğru kelime bu: hayal dünyası.

Yani kişi tamamen hayali bir dünyada yaşıyor olabilir. Bu kişi şöyle düşünür:
“Bu oldu… Bu gerçekten oldu…”
Halbuki gerçekte böyle bir şey hiç yaşanmamıştır. Ama o kişi buna tüm kalbiyle inanır ve bu yönde hareket etmeye başlar.
İşte bu durumda kişi tamamen kendi kurduğu hayali dünyada yaşamaya başlar.

Bu tarz kişiler için dış dünya ile temas oldukça zayıftır. Onlar için gerçeklikten çok hayal ve zihin dünyası baskındır. Ay, özellikle Rahu ile çok yakın kavuşumda olduğunda bu durum çok belirgin hale gelir.

Şunu da unutmayın:
Ay kişinin iç dünyası, zihinsel dengesini ve duygusal istikrarını temsil eder.
Eğer burada bir rahatsızlık olursa —örneğin Rahu veya Ketu’nun zararlı etkisi varsa— o zaman kişi paranoya, vesvese, hayal görme, kendini kandırma, melankoli gibi sorunlarla karşı karşıya kalabilir.

Yani sonuç olarak:

🔹 Güneş–Rahu/Ketu kavuşumları → ego, sağlık, yaratıcılık, baba figürü, liderlik ve özgüven üzerinde derin etkiler yapar.
🔹 Ay–Rahu/Ketu kavuşumları → zihin sağlığı, şöhret, iç huzur, hayal-gerçek ayırımı gibi konuları doğrudan etkiler.
🔹 Bu kavuşumlar, kişinin kaderinde bazı uç noktalara neden olabilir: ya çok büyük başarı ya da çok büyük içsel çöküş.

Hayali bir dünya yani... Kişi biraz hayalperest hale gelir.
En son aşamada, yani Ay Rahu ya da Ketu’ya çok çok yakın olduğunda, kişi halüsinasyonlara kapılabilir.

Ama çoğu zaman bu durum kişinin şöhreti ve itibarı üzerinde etki yapar.
Ya da annesinin ismi, itibarı üzerinde olur.
Veya bu kavuşum hangi evde oluyorsa orayı etkiler.

İşte bu durumlarda haritada Ay–Rahu kavuşumu etkisini gösterir.
Ama tekrar edeyim, bu illa kötü anlamda değil — sadece “ön plana çıkma” şeklinde olur.

💠 Mental (zihinsel) bir rahatsızlık

Yani “Ay ve Rahu aynı derecede = kesinlikle zihinsel sorun var” demek çok yanlış olur.
Aynı şekilde “Ay ve Ketu”, “Satürn ve Ketu” kavuşumu da her zaman sorunlu olacak diye bir kural yok.
Bu önyargıları kırmak istiyorum.

Bazılarınız şöyle düşünebilir:
– “Benim haritamda Satürn–Ketu var, kesin kötü.”
Hayır.
Bu her zaman kötü değildir.

Satürn ve Ketu gibi yavaş hareket eden gezegenler çok uzun süre aynı yerde kalırlar.
O zaman, bu kavuşum milyonlarca kişide oluşur.
Hepsinin hayatı kötü mü olur?

👎 Hayır.

Bugünlerde birçok kişi “Shrapit Yoga”, “Pishach Yoga” gibi kavramlarla YouTube’da korku pazarlıyor.
İnsanlar sadece “Satürn–Ketu bende var mı?” diye bakmak için bu videoları izliyor.
Ama biz bir astrolog olarak buna düşmemeliyiz.

Bizim yapmamız gereken şey nedir?

🔹 Her zaman Lagna’dan (yükselenden) bakmak.
🔹 Satürn ve Ketu’nun Lagna’ya etkisini anlamak.
🔹 Hatta Lagna bir-iki derece değişse bile tüm haritanın yapısı değişir.

Özellikle D30 (trimshamsha) ya da D60 (shashtiamsha) gibi alt bölümlerde bir derece bile çok şeyi değiştirir.

O yüzden rica ediyorum:
Stereotip kurmayın.
“Satürn–Ketu varsa kesin kötü” gibi düşünmeyin.
Bu doğru değil.

Yani özetle:
Satürn–Ketu birlikteyse illa kötü olacak diye bir genelleme yapılamaz.
Her kombinasyonun etkisi Lagna’ya göre, bulunduğu evlere göre, yönettiği burçlara göre ve hatta diğer gezegenlerle olan açılarına göre değişir.
Satürn–Ketu birlikteyse bu, o kişinin hayatında bir tür içsel ayrışma, disiplinle özgürlük arasında bir mücadele, yalnızlık ya da ruhani yolculuk gibi etkiler getirebilir. Ama bu illa "kötü" anlamına gelmez.

🔹 Ay–Rahu veya Ay–Ketu kavuşumlarında da aynı şekilde bir genelleme yapılamaz.
Ay, duyguları, zihinsel dengeyi ve annelik enerjisini temsil eder.
Bu yüzden bu kombinasyonlar bazı kişilerde duygusal dalgalanmalara, hayal dünyasında yaşama (imaginary world), veya çok fazla içsel karmaşaya neden olabilir.

Ama bu illa herkes için geçerli değildir.

Ay–Rahu veya Ay–Ketu kavuşumları, kişinin:

  • Yaşadığı toplum,
  • Ailevi geçmişi,
  • Annenin rolü,
  • Duygusal zekâsı,
  • Ruhsal yapısı ile birlikte değerlendirilmelidir.

🌙 Özellikle "Ay–Rahu" çok yakınsa:

  • Hayal gücü çok artar.
  • Ama bu bazen gerçeklikten kopma,
    hatta halüsinasyon, gerçeği çarpıtma gibi etkiler verebilir.

Ancak tekrar vurgulayayım:
📌 Her Ay–Rahu kavuşumu delilik değildir.
📌 Her Satürn–Ketu kavuşumu lanet değildir.

🔸 Astroloğun Görevi: Korku yaymak değil, kişiye net ve yapıcı rehberlik sunmak.

Bu tür kavuşumlarda yapılması gereken:

  1. Haritayı Lagna’ya göre analiz etmek.
  2. Satürn ve Ketu’nun hangi evde olduğu.
  3. Hangi burçta, hangi derecede olduğu.
  4. O dönemde hangi dasha–bhukti (gezegensel dönemler) aktif olduğu.

📌 Örneğin:

  • Lagna bir derece bile değişirse, tüm D-9 (Navamsa) veya D-30 (Trimsamsa) haritaları değişebilir.
  • Bu yüzden haritanın dakikası bile önemlidir.

🔹 Detaylı Harita Analizi Şarttır

D-30 (Trimsamsa) — özellikle hastalıklar ve kötü etkiler için çok hassastır.
D-60 (Shashtiamsha) — daha da derin etkileri gösterir ama saniyelik değişiklikle bile tamamen farklı sonuçlar verir.

Bu yüzden:

“Satürn–Ketu varsa = kötü kader”
böyle genellemeler hatalıdır ve astrolojik ilme zarar verir.

🌟 Sonuç (Özet):

Ay–Rahu / Ay–Ketu:

  • Ruhsal hassasiyet, hayalcilik, bazen kötü şöhret.
  • Ama olumlu yönüyle de büyük hayal gücü, ilham ve maneviyat.

Satürn–Ketu:

  • Yavaşlık, yalnızlık, ama aynı zamanda büyük disiplin, sabır, tasavvufi eğilim.

⚠️ Ancak her zaman bütün harita dikkate alınmalıdır.

🌕 Ay–Rahu Kavuşumu:

“Sudam suta pragyam.”
Ay rahatlığı temsil eder. Ay–Rahu kavuşumu bu nedenle konforu artırabilir çünkü Rahu konforu artırır. Ancak bu aynı zamanda "daha (doyumsuzluk)", yani para hırsı da getirebilir.
Ay ilüzyondur, Rahu da öyle. Ay daha fazla rahatlık ister, Rahu daha fazla para ister. Bu yüzden kişi para için koşuşturabilir.
Fakat Ay tembeldir, çalışmak istemez. Rahu tembel değildir, o Ay’ı iter.
Bu durumda Ay’daki tembellik de giderilebilir. Ay dengelenebilir.
Yani Rahu, Ay’a “Tembellik kabul edilemez. İlerlemen gerek.” diye baskı yapar.
Ama tersine de dönebilir: Ay kendini tembel hissediyorsa Rahu bunu artırabilir.
“Daha fazla konfor = daha fazla tembellik” bu formülü anlamak gerekir.

🌓 Ay 10. evde yön gücünü kaybeder. Orada Rahu onu artırırsa, kişi:

  • Öğleleri bile uyuyan
  • Çalışmaya isteksiz
  • Sürekli konfor arayan
    bir yapıya bürünebilir.

🧕 Ayrıca anneyle ilgili bazı zorluklar da ortaya çıkabilir, tıpkı Güneş–Rahu'nun babayla zorluk getirmesi gibi.
Ama bu zorluklar bazen gerekli olabilir.
Çünkü başarı ancak zorluklarla mümkündür. Hiç zorluk yoksa, ilerleme de yoktur.
🔹 Parashara ve Varamihira gibi klasik yazarlar, kralları düşünerek yazmıştır.
🔹 Sıradan insanlar için zorluklar gelişme şansıdır.
🔺 Bu yüzden "6–8–12 kötü", "Ay–Rahu kötü" gibi şeyleri genelleme yapmayın.

🌕 Ay–Ketu Kavuşumu:

Ay–Ketu kavuşumu zihinsel stabiliteyi bozabilir.
“Nirmala”, yani berrak, sükunet hâlindeki zihin vardır. Sanki bir gölün kenarında oturuyorsunuz ve su tamamen durgun. Ama göle bir taş attığınızda dalgalar oluşur.
İşte Ketu o taşı atar.

Ay çok hızlı hareket eden bir gezegen olsa da aslında hareketsizliği de temsil eder. Çünkü sürekli dinlenme ve huzur ister.
Ama Ketu tam tersi:

Yıkıp yeniden kurmak ister.
Bu yüzden Ay–Ketu kişileri:

  • Hayatta sabitlik bulamaz.
  • 3–4 yılda bir yer değiştirir.
  • Göçebe tarzı yaşar.

🧠 Zihinsel sağlıkta iki uç olabilir:

  1. Çok bilge, dingin, aziz gibi biri.
  2. Aniden öfkelenen, sanki “çılgın” gibi davranan biri.

👩‍🍼 Her iki durumda da anneyle ilgili zorluklar olur. Çünkü Ay ve Güneş iki “ışık kaynağıdır” ve ana-baba ilişkisini temsil eder.

🔥 Mars–Rahu Kavuşumu:

Mars agresyondur, harekettir. Mars kralın komutanıdır; emir alır ve hemen uygular.
Rahu da tembel değildir. Koşmak ister.
Ama bedeni yoktur. Bu yüzden Mars'la kavuşunca çok sevinir:

“Aha, Mars var! Saldırabilirim!”

Bu kişi:

  • Aşırı agresif olabilir.
  • Vücut ısısı aşırı artabilir.
  • Aşırı enerji sahibi olur.
  • Yangın kazaları, kanser, ani patlamalar olabilir.

🔸 Mars "Bhratri karaka" olduğu için kardeşlerle ilgili sorun da yaşanabilir.

Ama bu aynı zamanda:

Çok çalışkan bir yapı da verebilir.
Özellikle Mars–Rahu 10. evdeyse kişi çok çalışkan olabilir.

🔍 Ama nihai yorum sadece D1 haritasıyla yapılamaz.

D10 (Dashamsa) haritası meslekle ilgilidir.
Ancak sonuç yine D1 haritasından gelir.
D1’de olasılıkları, D10’da spesifik olayları görebiliriz.

🔥 Mars–Ketu Kavuşumu:

Mars–Ketu ise:

  • Net olmayan bir öfke,
  • Karşıtlıktan kaçınma,
  • Çekinik agresyon verebilir.

Kişi çatışmalardan kaçıyor olabilir. Çünkü Mars’ın enerjisi Ketu tarafından kesiliyor.
Mars saldırganlıktır, ama burada bu enerji bastırılmıştır. Bu bazen faydalı da olabilir.

Örneğin:

Eğer Mars aşırı güçlüyse ve bu enerji biraz kesilirse, kişi daha dengeli olabilir.
Daha farklı açılardan olayları analiz etmeye başlar ve bu kariyerde fayda getirebilir.

Önemli olan, genelleme yapmamak.
Her zaman için yerleşime bağlı olarak değişebilir.

📍 Örnek olay:

  • Yükselen: Aslan
  • Mars ve Ketu 4. evde, Akrep burcunda
  • Görünüşte iyi gibi: Mars kendi burcunda, Ketu da kendi alanında.

"Bu nedenle her şey güzel olacak." → Hayır, her zaman değil.

📌 Bu yerleşimde:

  • Mars = 4. ve 9. ev yöneticisi
  • Ketu = Mars ile kavuşumda

Sonuçlar:

  1. Babanın zihinsel problemleri olmuş.
  2. Baba erken vefat etmiş, çünkü Mars 4. evde (anne kocasını kaybedebilir).
    Mars "bekâr" gezegen olarak da böyle etkiler getirir.
  3. Kişi hiç sigara içmeyen, tamamen vejetaryen bir kadın olmasına rağmen akciğer rahatsızlığı çekiyor (soğuk alınca hemen tıkanıklık oluyor).

🔹 Ailede genetik geçmiş yok ama bu tür hastalık ortaya çıkmış.

İşte burada yüzeysel değerlendirme yeterli değil.
Mars ve Ketu’nun kendi burcunda olması ≠ “her şey iyi olacak.”

Çünkü:

  • Mars hedef odaklıdır. 10. evde yücelir, yön gücü vardır.
  • Ama Ketu ise tam tersi: Amaçsız, hareketsiz, hiçbir şey yapmak istemez.

Mars ve Ketu bir araya geldiğinde:

Aynı yerde iki farklı hedef çatışır.
Zıt enerjiler çatışır, içsel karmaşa artar.

📌 Özellikle:

  • Gezegen yücelmişse veya kendi burcundaysa,
  • Kavuşumlar daha hassas hâle gelir.
  • Yücelmiş Mars kavuşursa = problem olabilir.
  • Yücelmiş Satürn kavuşursa = yine dikkat edilmelidir.

🔔 O yüzden yücelmiş gezegenlere “alkış tutmayın”!

Çünkü onlar da çok hassastır.

🛑 Bu şu anlama gelmez: “Yücelmiş gezegen = kötü.”
Ama “yücelmişse kesin harika” diye düşünmek de yanlış.

Yani:

·        Yücelmiş gezegen → sevinç

·        Düşük gezegen → ağlama
👉 Bu düşünce yanlıştır.

🧠 Merkür–Rahu Kavuşumu:

  • Merkür → dünyevî gezegen
  • Rahu → dünyevî arzular

Bu kavuşum kişiyi:

  • Paraya koşturan
  • Maddî hedeflere odaklayan
  • Bilgi toplamaya iten biri yapar.

Kişi sürekli her şey hakkında okumak, bilgi edinmek, daha fazlasını öğrenmek ister.

Merkür zekâyı temsil ettiği için, bu kavuşum:

  • Aşırı hırslı,
  • Sürekli para, zenginlik arayan,
  • Dünyevî yönelimli bir yapı oluşturur.

📌 Ancak bu kavuşum:

  • Jüpiter’in bulunduğu evde veya yönettiği alanlarda sorunlar doğurabilir.

Çünkü Merkür–Rahu, Jüpiter’e karşıt etkiler gösterebilir.

🌓 Ahlaki duruşta da uçlar olabilir:

  • Ya çok ahlaklı, çok hassas biri olur,
  • Ya da çok zeki ama ahlakı zayıf bir yapı oluşur.

"Çok zeki biri her zaman ahlaklı olmaz."

Kişi ahlaki değerlere tamamen bağlı kalmaya çalışacaktır.
Çünkü aşırı zeka bunu gerektirir.

Eğer kişi ahiretin varlığını biliyorsa,
Hayatın nasıl ilerlediğini kavrıyorsa,
O zaman başarı için etik dışı hiçbir şeye gerek kalmaz.

Eskiden (15–30 yıl önce) birçok insan şöyle düşünürdü:

"Eğer çok etiksen, para kazanamazsın",
"İş dünyasında başarılı olamazsın."

Ama bu düşünce yanlış.

👉 Eğer kişi gerçekten bilgiliyse,
👉 Zekâsını iyi yönetebiliyorsa,
👉 Dünyaya kendini gösterebiliyorsa,

O zaman etik kalmak, başarıya ulaşmayı daha da kolaylaştırır.

📌 Örneğin:
Vergiden birkaç kuruş kaçırmak zengin yapmaz.
Ama insanlar bunu bilmedikleri için bu tuzağa düşerler.

➡️ Bu nedenle bu kavuşumda ahlakî konularda uçlar olabilir:

  • Ya çok ahlaklı biri olur,
  • Ya tamamen ahlaksız — bu da Mars-Rahu’nun yerleşimine ve diğer gezegen etkilerine bağlıdır.

📚 İlgi Alanları:

Bu kişiler:

  • Dil öğrenmeye ilgi duyar,
  • Mantık sistemlerine meraklıdır,
  • Programlama, akış diyagramları, semantik, sözdizimi (syntax) gibi alanlarda gelişebilir.

Sözcükleri doğru kullanma, iyi sunum yapma gibi beceriler Merkür-Rahu kavuşumundan gelir.

🧘‍♂️ Merkür Ketu Kavuşumu:

  • Merkür= mantık (logic)
  • Ketu = sezgi, mistik inançlar, mucizelere inanma

👉 Bu kavuşumda iki yönlü olasılık vardır:

  1. Bu yerleşimin bulunduğu evde zihinsel sorunlar olabilir.
  2. Ya da bu kişinin kendisinde zihinsel karmaşalar olabilir.

📌 Farklı düşünce biçimi örneği:

  • Merkür–Rahu şöyle der:

“Ne söylendiğine bakarım. Zihnimi kullanırım.
Mantığıma uyuyorsa kabul ederim, uymuyorsa reddederim.”

  • Merkür–Ketu ise şöyle düşünür:

“Kimin söylediğine bakarım.
Eğer söyleyen kişi güçlü, yaşlı, manevî biri ise — o zaman doğrudur.”

Yani:

  • Merkür–Rahu → Analiz odaklı
  • Merkür–Ketu → Kişi odaklı inanç

🧩 İlginç bir karşılaştırma:

Merkür'ün kendi zekâsı + Rahu'nun 16 zekâsı = 17 zekâ
Kişi sanki tüm bilgileri "blender’a" koyar ve karıştırır:
"Bakalım bu işe yarar mı?"

  • Eğer işe yararsa → Kullanır.
  • Yaramazsa → Red eder, hatta açıkça dile getirir.

Ama Merkür–Ketu:

"Söyleyen kişi büyüktür, o hâlde doğrudur" düşüncesinde olabilir.

🧠 Merkür–Ketu İlgi Alanları:

  • Felsefe, kadercilik, pessimism (karamsarlık)
    • Dünya kötüye gidiyor, her şey bitti vs.
  • "Ben bu dünyadan bir şey beklemiyorum." hissiyatı

📌 Ayrıca:

  • Görünmeyen bilgilerin bilgisi
  • Mikroorganizmalar, mikrobiyoloji

Bu konulara yoğun ilgi gösterebilir.

Yani kişi:

  • Görünmeyeni anlamaya çalışır
  • Zihnî düzeyde farklı perspektiflerden düşünür

Kişinin beyni vardır, fiziksel olarak zeki olabilir ama olaylara farklı bir bakış açısıyla bakar.
Aynı olaya herkes yüzeysel bakarken bu kişi derinlemesine düşünür,
“Bunun ardında ne var?” diye sorgular.

📌 Örneğin:

  • Diğerleri dış görünüşe bakar.
  • Merkür–Ketu etkisindeki kişi ise:
    • “Bu adamın arkasında ne tür bir geçmiş olabilir?”
    • “Bu sözlerin altında ne mesaj var?”
    • “Bu sistemin görünmeyen tarafı nedir?” gibi sorular sorar.

Bu kişiler:

  • Normal insanların fark etmediği noktaları çabucak fark eder.
  • Hayatı maddî gözle değil, derin ve ruhsal bir pencereden görmeye başlar.

🧘‍♂️ Ketu’nun etkisiyle birlikte:

  • Bu kişilerde içe dönüş, inzivaya çekilme, yalnız kalma arzusu oluşabilir.
  • Toplumsal ilişkilerde çok aktif olmayabilirler.
  • Bazen güvensizlik, kendi düşüncelerini çok sorgulama gibi haller görülür.

Ama bu kötü değildir.

👉 Çünkü:

  • Merkür mantığı temsil eder.
  • Ketu ise "zihni keser", yani mantıksal sınırların dışına çıkmayı sağlar.
  • Bu da kişinin tasavvufî, derin felsefî, sıra dışı düşünme yeteneğini artırır.

🔬 İlgi Alanları:

  • Görünmeyen şeyleri araştırmak:
    • Mikroskobik canlılar (bakteri, virüs)
    • Metafizik
    • Spiritüalizm
    • Astroloji
    • Felsefe
    • Mistisizm

Özetle:

Bu kavuşum kişiye “başkalarının göremediği” şeyleri görme ve farklı düşünme kabiliyeti verir.
Ama zihinsel karışıklık, aşırı analiz, veya sosyal çekilme de beraberinde gelebilir.

📝 Sonuç:

Merkür–Ketu kavuşumu olan kişiler:

  • Akılcı ama aynı zamanda sezgiseldir.
  • Sadece “ne söylendiğine” değil, “kim söylüyor ve neden söylüyor” diye bakar.
  • Her bilgiye mantıkla değil, iç sezgiyle yaklaşır.
  • Bilimin sınırlarını aşan tasavvufi bir mantık geliştirebilir.

Eğer Merkür-Ketu kavuşumunuz varsa, düşünceleriniz sıradan insanlarınki gibi olmaz. Ketu’nun etkisiyle kafa yapınız farklı çalışır. Bir haber duyduğunuzda ya da bir şey işittiğinizde, onu herkes gibi yüzeysel değerlendirmezsiniz; "Bu haber neden verildi, ardındaki asıl amaç ne olabilir?" şeklinde derinlemesine analiz edersiniz. Bu tarz düşünce yapısı özellikle Merkür ile Ketu çok yakın kavuşumda olduğunda daha da belirgin hale gelir.

Ketu parayla ilgili de uç noktalar yaratabilir:

  • Para beklenmedik bir yerden gelir ve kişi zengin olabilir,
  • Ya da para beklenmedik şekilde kaybolur ve kişi fakirleşebilir.

Merkür-Ketu, kişinin ya çok zengin ya da çok fakir olmasına sebep olabilir; bu, kişinin talihiyle ilgilidir. Aynı zamanda bu kavuşum, rekabet ortamında sorunlar yaratabilir ve Jüpiter’i etkileyebilir çünkü Merkür-Ketu birlikteliği onunla çatışabilir.

Jupiter Rahu Kavuşumu

Şimdi Jüpiter-Rahu kavuşumuna gelelim. Pek çok kişi bu kavuşuma "Guru Chandal Yoga" der ve kötü sayar. “Jüpiter-Rahu varsa her şey mahvolur, felaket gelir” gibi şeyler söylenir.

Ama gerçek şu ki, Jüpiter bir burçta 1 yıl kalır, Rahu ise 1.5 yıl kalır. Dolayısıyla bu zaman diliminde doğan herkesin haritasında Jüpiter-Rahu birlikte olacaktır. Hepsi mi kötü durumda? Hayır! Hatta pek çoğu gayet başarılı insanlar. Bu yüzden tek bir kavuşumu genelleyip yargılamak büyük hata olur.

Jüpiter:

  • Ahlak ve etik temsilcisidir.
  • “Babam ne öğrettiyse doğrudur” der.
  • Ataerkilliği, geleneği, otoriteye boyun eğmeyi temsil eder.
  • Bir soru sorulduğunda önce “Bu soruyu kim sordu?” diye bakar. Başbakan mı sordu yoksa sıradan biri mi?

Jüpiter, başbakan gibi yüksek mevkide birisi soru sorduysa saygıyla karşılık verir çünkü “O kral, ben onun halkıyım” şeklinde düşünür. Babasından bunu öğrenmiştir.

Rahu ise tamamen zıttıdır:

  • “Bugün başbakan olan yarın gider. O da insan, ben de insanım” der.
  • “Kimseye el pençe divan durmam, ben haklıysam konuşurum” mantığına sahiptir.
  • Eğer bir yasa ya da sistem yanlışsa, Rahu onu düzeltmek ister.
  • Gerekirse kestirmeden gidip sistemi zorlayarak çözüme ulaşır.

Rahu’nun etkisiyle Jüpiter iki farklı yöne evrilebilir:

  1. Ya çok daha etik, aşırı prensipli ve kurallara bağlı biri olur,
  2. Ya da hilekâr bir sistem kurgulayıcıya dönüşebilir.

Böyle biri yasa yazarsa, her boşluğu düşünerek yazar. Her adımın kurallarını sıralar, herkesin açığını önceden görür ve ona göre yasa metni oluşturur.

  • “150 maddelik bir yasa yazılacaksa, bunu en iyi Jüpiter-Rahu kavuşumuna sahip biri yapar.”
  • Çünkü onlar hem yasanın nasıl yazıldığını hem de nasıl bozulacağını bilirler.

Bugün artık kralların dönemi değil. Hepimiz sıradan insanlarız. Bu yüzden Jüpiter-Rahu kavuşumu olan kişiler, başarılı olmak için gereken taktik zekâya sahiptir. Yani bu kavuşum Allah’ın bir nimeti de olabilir.

Bu kişiler sizinle neden konuştuğunu, ne planladığını sezebilir.

  • "Bu adam neden gelip bana böyle konuşuyor? Bir çıkarı mı var?"
  • Mevzuyu hemen anlar ve hemen hamlesini yapar.

Onlarla başa çıkmak zordur. Çünkü onlar hem kanunu koyar, hem açıklarını bilir, hem de sizi kurallarla boğar.

Jupiter Ketu Kavuşumu

Şimdi Jüpiter–Ketu konusuna geçelim. Her zaman söylediğim gibi, mutlaka Lagna kullanılmalıdır. Bunlar çok temel kurallardır.

Jüpiter–Ketu kombinasyonu, geleneksel eğitime karşı bir inançsızlık getirebilir veya onu tamamen yok edebilir. Jüpiter konfor arayışındadır, çünkü 4. evde yücelir. Fazla çalışmak istemez. Jüpiter’in en iyi yaptığı şey kurallar koymaktır. Çalışmak istemez; onun işi şudur: “Kuralları belirleyeyim, topluma bir çerçeve çizeyim, gerisini halk o kurallar çerçevesinde yapsın.” Ketu ise bunu daha da ileri götürür; sadece kuralları koymak değil, her şeyi terk et, hiçbir şey yapma, keşiş ol, göçebe ol gibi bir dünyadan el çekme hali ortaya çıkarır. Para kazanma veya barış yapma isteksizliği gibi bir durumu da beraberinde getirir.

Ne kadar sakin ve dengeli olduğunuz da Jüpiter’e bağlıdır. Çok iyi yerleşmiş bir Jüpiter’e sahip insanlar, birisi ceza veriyor olsa bile (örneğin bir kral tarafından), çok sakin ve itidalli bir şekilde tepki verir. Herhangi bir zorluk geldiğinde nasıl tepki verileceği de Jüpiter’e bağlıdır. Yani kişi sakinliğini koruyup ne yapacağını düşünebilecek mi, bu da Jüpiter ile ilgilidir.

Para kazanma ilgisizliği de buradan gelir. Jüpiter, çok para kazanmak yerine eve biraz para getirip ailesiyle yemek yemeyi arzulayan bir yapıdadır. Evet, Jüpiter mutluluğu temsil eder. Ama ailenin birlikte kalabilmesi için biraz para kazanmak da gerekir. İşte Jüpiter bu dengeyi ister — iş ve yaşam dengesi. Bu yüzden 4. evde merkezde yer alır, çünkü 1. ve 7. evin ortasındadır; yani denge merkezidir.

Ancak Ketu bu dengeyi bozar. Para kazanmaktan alıkoyar ya da biriyle kavgan varsa, Jüpiter-Ketu seni barış yapmaktan uzaklaştırır. Sürekli o meseleyi kaşır ve savaş hali hep devam eder. Çünkü Jüpiter barışı, Ketu ise savaşı temsil eder. Ketu, Uttaraashada burcunda yücelirken; Jüpiter, Punarvasu ve Pushya gibi burçlarda huzuru temsil eder.

Jüpiter kuralları oluşturur, Ketu o kuralları bozar. Ketu çok farklı bir düşünme biçimi getirebilir. Bu da bazen çok faydalı olabilir; özellikle Vedanta, felsefe veya sıra dışı, az bilinen alanlar üzerine çalışıyorsanız. Yani bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkarmak istiyorsanız, Jüpiter–Ketu buna yardımcı olabilir. Çünkü Jüpiter bilgi, Ketu ise alışılmadık, mistik bilgidir.

Jüpiter–Rahu, Jüpiter–Ketu kombinasyonu aynı zamanda dinle veya bir mürşid/guru ile ilgili sorunları da gösterebilir. Jüpiter dini destekler; Rahu ise onu engeller. Rahu şöyle der:
“Din mi? Niye din? Gerek yok. Tek ihtiyacın olan şey: çalış, eğlen, uyu. Sonra tekrar çalış, eğlen, uyu. Din hiçbir işe yaramıyor. Bizim dinimiz para kazanmak olmalı.”

Ama guru der ki:
“Hayır, işler öyle değil. Ahlaki olarak doğru olmalısın. Bu dünyada yaptıkların, ahiretini etkiler.”
İşte Jüpiter, 8. evden sonra geldiği için ahireti temsil eder.

Ama Rahu, “Ben 3. evden geldim. Yeni doğdum ve ben Rahu’yum. Para isterim, süt isterim, konfor isterim; bunlar olmazsa ağlarım!” der. Bu Rahu’nun doğasıdır.

Bu yüzden Jüpiter barışı temsil ederken, Ketu barışsızlığı getirir. Sürekli bir endişe hali oluşturur ve kişi niye endişeli olduğunu bilemez.

Venüs Rahu Kavuşum

Şimdi geçelim Venüs–Rahu konusuna:

Herkes şöyle düşünür: “Venüs–Rahu varsa evlilik dışı ilişkiler çok olur.” Bu doğru olabilir, ancak sadece bu kombinasyonu görerek böyle bir sonuca asla ulaşmamalıyız. Haritanın tamamına bakılmalıdır.

Benim anladığım şu: Venüs–Rahu olan kişilerde aşırı çekicilik (manyetizma) olur. İnsanlar onlara çekilir.
Bazen kişi manken gibi gibi görünmese bile insanlar yine de ona çekilir. Konuşma yeteneği de mükemmel değildir, sunum da harika değildir, hatta doğru dili bile bilmeyebilir… ama yine de sebebini anlayamadığınız bir çekim gücü vardır.

Bu manyetik etki kişinin davranışlarından kaynaklanır. Aurasından, yani bedeninin yaydığı enerjiden gelir. Bu yüzden bu tür insanlar, özellikle karşı cins tarafından fazlasıyla çekici bulunur.

Yani erkekler kadınlar tarafından destekleniyor. Hani kişi sürekli diyor ki: “Onun eşiyle çok iyi arkadaşım, o beni hep destekliyor.” Bu adam aslında işi yönetiyor ama ben ve eşi birbirimize çok yakınız, aynı bara ya da aynı kulübe gidiyoruz. Bu yüzden iyi arkadaşız ve o sürekli eşini bana iş vermesi için zorluyor, bu şekilde ben iş alıyorum. İşte bu tür insanlar Venüs–Rahu etkisindedir. Bu etkinin görülmesi için Venüs ve Rahu’nun birbirine çok yakın olması gerekir. Uzaklarsa bu etki gözükmeyebilir.

Venüs, 12. evde yücelir ve bu da para harcamayı tetikler. Venüs sürekli para harcamaya ya da insanlara “bakın ne kadar zenginim” demeye odaklanır. Bu nedenle Venüs neredeyse, harcamalar da oradadır. Venüs ve Rahu birlikte olduğunda bu durum daha da artar. Çok fazla para israf edilir. Ayrıca Venüs “marka” ile ilgilidir; dolayısıyla marka bilinci, tutku ve gösteriş artar.

Ayrıca eşin farklı bir dinden olması ya da evlilik dışı ilişkilere ilgi gibi durumlar da görülebilir. Kişi biraz çapkın olabilir. Ama tekrar söylüyorum, bu tür yorumlar D9 haritası (Navamsa) görülmeden yapılmamalıdır. Yasak ilişki, sadakatsizlik gibi konuları D9'a bakmadan değerlendirmek yanlıştır. Zihninizi boşuna bunlarla meşgul etmeyin.

Şimdi Venüs–Ketu’ya geçelim:

Birçok kişi Venüs–Ketu kombinasyonunun çok kötü olduğunu düşünür. Bunu inkâr etmiyorum ama bazen iyi etkileri de olabilir.

Eğer Venüs ve Ketu çok yakın derecelerde kavuşumdaysa, bu evlilik hayatını gerçekten bitirebilir. Ama tekrar ediyorum: Böyle bir hüküm vermek için Navamsa (D9) ve Dasha dönemlerine bakmak zorunludur. Örneğin bazen Navamsa boşanma ya da ölüm gösterebilir, ama eğer bu Dasha 65-70 yaşından sonra aktif olursa ne olacak? O zaman eş ölebilir ama kişi yaşamaya devam eder. Bu yüzden sadece D1 haritasına bakıp 7. ev yöneticisi 6. evde ya da 12. evde gibi şeyler söyleyip hüküm vermek doğru değildir.

Özellikle Bhrigu Nandi Nadi (BNN) takipçileri bu kombinasyonu görür görmez hemen “evliliğin bitti” diyerek yargıya varır. Bu genellikle doğrudur ancak her zaman doğru bir yaklaşım olmayabilir.. Ama Venüs ve Ketu tam olarak aynı derece, dakika ve saniyede kavuşmuşsa, o zaman ciddi sonuçlar doğabilir.

Genel olarak Venüs–Ketu kombinasyonu farklılıklar, ilgi eksikliği veya uyumsuzluk gibi sorunlara yol açabilir. Ama boşanma ya da ölüm gibi büyük sonuçlar için mutlaka Navamsa’ya bakmak gerekir.

Venüs İlişkili Meslekler

Venüs’le alakalı meslekler şunlardır:

  • Güzellik salonu işletmeleri
  • Moda ve tasarım
  • Grafik tasarım, yazılım arayüz tasarımı
  • Ev dekorasyonu, iç mimari
  • Çiçekçilik, parfümeri

Venüs–Ketu bu tür Venüs'le alakalı işlere zarar verebilir. Yani her zaman evliliği bozmaz, bazen doğrudan işi de mahvedebilir.

Tıpkı Venüs–Rahu’nun konforu ve pahalı eşyaları reddetmesi gibi, Venüs–Ketu da bazı konforları ve lüksleri reddedebilir. Çünkü Ketu, Venüs'ü parçalar, kısıtlar. Bu da bazı konforlardan mahrumiyetle sonuçlanabilir.

Venüs–Ketu kombinasyonunda, kişi bazen şunları hissedebilir:

  • Evlilik hayatı ile ilgili anlamsız bir kopukluk,
  • Eşiyle duygusal bağ kuramama,
  • Fiziksel olarak evlilik içinde olsa da ruhsal olarak uzak hissetme,
  • Evliliğe karşı ilgisizlik veya sebebi bilinmeyen memnuniyetsizlik.

Bunun arkasında Ketu’nun “koparıcı” doğası vardır. Ketu ruhaniyet ve vazgeçiş sembolüdür. Venüs ise konfor, sevgi, birliktelik ve keyif sembolüdür. İkisi bir araya geldiğinde kişi bir yandan Venüs’ün temsil ettiği güzellikleri ister ama öte yandan Ketu onu bundan uzaklaştırır. Bu durum:

  • Kişiyi evlilikten uzaklaştırabilir,
  • Ya da kişinin ilişkilerinde açıklanamaz bir boşluk hissi oluşturabilir.

Bu da kişinin kendini yalnız hissetmesine neden olabilir, özellikle D9 haritası bunu destekliyorsa.

Venüs–Ketu Ticari Etkiler:

Venüs sadece aşk ve evlilikle ilgili değil, aynı zamanda lüks ve güzellik temelli meslekleri de temsil eder. Venüs–Ketu varsa:

  • Güzellik sektöründe işler bir anda kesilebilir.
  • Moda, iç mimari veya kozmetik gibi sektörlerde istikrarsızlık yaşanabilir.
  • Marka değeri oluşturma çabası sonuçsuz kalabilir veya marka zarara uğrayabilir.

Venüs “güzellik yaratmak” ister ama Ketu bu güzelliği “önemsiz” veya “anlamsız” görür.

Bu nedenle kişi:

  • İşini bırakabilir,
  • İşten soğuyabilir,
  • Ya da müşteri kaybı yaşayabilir.

Venüs–Ketu ve Harcamalar:

Bu kombinasyon ayrıca şunu da gösterebilir:

  • Aşırı harcama eğilimi (özellikle 12. ev veya 2. ev etkilenmişse),
  • Paranın güzellik ve keyfi şeyler için boşa gitmesi,
  • Ya da tam tersine, lükslere karşı ilgisizlik ve parayı harcamaya gönülsüzlük.

Yani bu kombinasyonun etkisi çelişkili olabilir:
Bazı kişilerde aşırı konfor isteği oluşurken, bazı kişilerde tüm konforlardan uzaklaşma ve sade bir yaşam arzusu belirir.

Sonuç:
Venüs–Ketu her zaman "kötü" değildir. Ancak:

  • Dereceler çok yakınsa,
  • D9 (Navamsa) haritası aynı etkiyi gösteriyorsa,
  • Dasha dönemi aktifse,

O zaman etkisi daha belirgin ve güçlü olur. Yoksa genel olarak bu kombinasyon duygusal uzaklık, ruhsal boşluk, maddi veya manevi alanlarda dalgalanma şeklinde gözlemlenir.

Bu genelde göreceğiniz bir durumdur: Venüs ve Ketu birlikte olduğunda, dördüncü ev yöneticisi iyi gibi görünebilir, ama bu durum sizi yanlış bir sonuca götürebilir. Örneğin kişi büyük bir araba ya da lüks bir ev sahibi gibi durabilir; fakat Venüs ile Ketu birbirine çok yakınsa, gerçekte o kadar büyük bir ev ya da araba olmayabilir.

Ama bir kişinin arabası olup olmadığını gerçekten görmek istiyorsanız D16 haritasına, ev ile ilgili durumu anlamak istiyorsanız D4 haritasına kesinlikle bakmalısınız. İstisna yok. Eğer bu kuralları takip ederseniz, gerçekten mücevher gibi çalışırlar. Ama sadece Venüs-Ketu, Venüs-Rahu gibi kavuşumlara güveniyorsanız, 100 vakadan 90’ında kesin başarısız olursunuz. Sadece 10’unda şansa tutturabilirsiniz. Lütfen bu yola girmeyin.

Venüs-Ketu ayrıca ilişkilerde kopukluk anlamına da gelir. Örneğin: insanlar arasında samimi konuşmalar, temas, etkileşim. Bu kısmen Merkür etkisidir çünkü sinir sistemini Merkür yönetir. Ama ilişkiyi kurma ve devam ettirme gücü Venüs’te bulunur. Venüs ve Merkür genellikle birlikte hareket eder, bu nedenle ikisi birlikte Ketu etkisi altındaysa, kişinin hiçbir ilişkisi tam anlamıyla tatmin edici ya da derin olmaz.

Peki ilişkiler nasıl analiz edilir?

💠 Venüs, eşin farklı bir dinden olması, evlilik dışı ilişkiler ya da tutku eksikliği ile bağlantılı olabilir. Birçok kişi Venüs’ü "sakin bir gezegen" gibi görür; ama hayır, Venüs son derece tutkulu ve hareketli bir gezegendir.

Satürn – Rahu / Satürn – Ketu (Şrapit Yoga?)

Birçok kişi Satürn–Rahu veya Satürn–Ketu kavuşumunu Şrapit Yoga (lanetli yoga) olarak görür. Ancak bu tür genellemeleri çöpe atın. Gerçek şu ki:

  • Eğer Satürn–Rahu / Ketu çok yakın derecelerdeyse, kişi hayatından mutlu olmaz.
  • Sürekli bir şeyler eksikmiş gibi hisseder.
  • Bu mutsuzluk iki şekilde ortaya çıkar:
    1. Ya kişi çok çalışmak ister ama hep engeller çıkar.
    2. Ya da hiçbir şey yapmak istemez ama kader onu zorla çalışmaya iter.

Bu yüzden "Şrapit Yoga" denir. Ama eğer kişiye D10 haritası iyi bir yön verir ve ne yapması gerektiği net bir şekilde anlatılırsa, o zaman kişi bu engelleri kolaylıkla aşabilir. Bu durumda hayatı çok daha kolay hale gelir.

🎯 Ayrıca, Satürn–Rahu kavuşumu olan kişilerde genellikle:

  • Kıvırcık, siyah ve sağlıklı saçlar olur.
  • Genç yaşta saç beyazlaması görülmez.
  • Ancak zorluklar ve mücadele kaçınılmazdır.

Bu insanlar ikiye ayrılır:

  1. Zorluklara rağmen mücadele edip başarıya ulaşanlar.
  2. Sürekli zorluklardan şikâyet edip hareketsiz kalanlar.

Bunu belirlemek için mutlaka 10. ev ve D10 haritasına bakmak gerekir. Başarılı insanlar genelde şöyle der:

“5 defa başarısız oldum ama yılmadım, 6. denemede başardım.”

Ancak Satürn–Rahu kombinasyonundaki kişiler, sanki her şey onlara karşıymış gibi hissederler.
Eğer gayretleri yetersizse başarısız olurlar. Ama gayretleri iyi olursa, büyük zorluklardan geçseler bile sonunda başarıyı yakalarlar.

Peki bunu nasıl değerlendirirsiniz?

Her zaman Navamsha'yı (D9), diğer evleri ve özellikle de yerleşim evlerini dikkate alarak değerlendirin. Örneğin, kişi mutluluğundan vazgeçmek zorundaysa, bu durumda dördüncü evin yöneticisinin kötü bir pozisyonda olması gerekir. Yani birinin haritasında Satürn–Rahu kavuşumu varsa ve dördüncü ev yöneticisi kötü durumdaysa, bu kişi konforundan vazgeçmeye hazırdır. Bu da Satürn–Rahu’nun pozitif çalışmasını sağlar.

🔹 Dördüncü ev yöneticisinin ve onun dispositor’ünün kötü yerleşimi, annenin durumu için de olumsuzluk ifade eder; ancak bu başka bir konudur.

Bu yerleşim, kişide ya aşırı tembellik ya da sürekli bir şeyler başarma koşuşturması şeklinde ortaya çıkar.
"Beş defa denedim ama Allah yardım etmedi. Artık hiçbir şey yapmayayım. Zaten ne yaparsam yapayım başarısız olacağım."
Bu, Satürn–Rahu’nun bir türüdür.

Ama başka biri aynı Satürn–Rahu’yla şunu diyebilir:
“Tamam bu zorluk var, bunu aşacağım. Sonraki zorluğu da geçeceğim...”
Ve bu kişi zorluklara karşı hazır olur.

🔻 Ailede hastalıklar ve ölümler meselesinde:

·        D30 haritası (Trimsamsa) ve Navamsha çok önemlidir.

·        Özellikle ailenin en yaşlı bireyine zorluklar gelir.

🔻 Kişi erkeksi bir karakterse, iş bulmada zorluk yaşar eğer çok fazla seyahat etmiyorsa.
Çünkü Satürn 12. evin karakasıdır, Rahu da bu etkiyi artırır.
Bu durumda yaşlı kişi çok uzaklara seyahat etmek zorunda kalabilir.
Alternatif olarak kişinin bacaklarında problem vardır, bu yüzden hareket edemez ve iş bulamaz.

🌓 Karma açısından da aşırılıklar görülür:

·        Ya çok iyi karma, ya da çok kötü karma.

·        Yani aşırı zenginlik ya da aşırı yoksulluk getirebilir.

🔍 Her zaman Dasha (gezegen dönemi), Navamsha (D9) ve Dashamsha (D10) haritalarına bakın.
Sadece “Satürn–Rahu varsa kötü” diye hüküm vermeyin. Bu şekilde çalışmaz.

🔷 Satürn – Ketu Kavuşumu

Satürn–Ketu yerleşimi mesleki istikrarı yok edebilir.

·        Bazen kişi öyle özel bir işe sahiptir ki sadece kendisi (veya dünyada birkaç kişi) bu işi yapabilir.

·        Eğer Satürn ve Ketu çok yakınsa, bu kişi sıradışı bir beceriye sahiptir.
Yani normal iş yapmamalı, bu özel beceriyi geliştirmeli.

🔸 Ancak meslekle ilgili kesin yargı için daima D10 haritasına bakılmalıdır.
🔸 Lagna’nın (yükselenin) nerede olduğuna da dikkat etmek gerekir:

·        Satürn–Ketu Lagna’da mı?

  • 10.evde mi?

🛠️ Bu kişiler çok zor işlerde çalışır:

·        Yaptıkları işler çok zaman alır.

·        Bir ressam gibi: Sadece kendisi o işi yapabilir.
Başkasına devredemez.
“Ben ressamım, ekibim var” diyemez.
Satürn–Ketu kişisi işi baştan sona tek başına yapmalıdır.

🔻 Ailede en yaşlı kişiye zorluk yine gözlemlenir.
🔻 Karmada uç noktalar:

·        Eğer Satürn ve Ketu birbirine 1 dereceden daha yakınsa,

o   Kellik veya saç dökülmesi olabilir.

o   Yürümeyle ilgili sorunlar da görülebilir.
Çünkü Satürn aynı zamanda bacakları da yönetir.

👤 Soru–Cevap Kısmı:

🗣️Soru: Satürn ile Rahu/Ketu arasındaki derece farkı ne kadar yakın olmalı?

🟢 Cevap:

Eğer her iki gezegen aynı burçta ise ve aralarında 1 ila 3 derece fark varsa, bu çok yakın sayılır ve etkisi yüksektir.

Ama Satürn bir burçta, Rahu başka burçta ise bu yakınlık geçerli sayılmaz.
Aynı burçta olmaları gerekir.

🗣️ Soru: Bu kavuşumlar kaç dereceye kadar etkili olur?

🟢 Cevap:
Tüm 29–30 derece boyunca etki olur ama ne kadar yakınsa o kadar güçlüdür.
Genel olarak insanlar kavuşum deyince aynı burçta olmayı düşünür ama...

  • Örneğin biri Boğa 29°, diğeri İkizler 2° ise, teknik olarak 1–2 derece yakınlıktadır, dolayısıyla hala etkisi vardır.
    Ancak Navamsa (D9) burçları farklı olacağından etki biraz zayıflayabilir.

🔸 Örnek:
Ay 2°'deyse ve Ketu Koç’un 29°'sindeyse — Ay ile Ketu neredeyse aynı konumda olduğundan, Ketu Ay’a gölge düşürür.

🗣️ Soru: Rahu–Güneş kavuşumlu biri çok egoist olup aynı zamanda utanmaz olabilir mi?

🟢 Cevap:
Hayır.

  • Rahu → Egoisttir.
  • Satürn → Utanmazlık verir.
    Yani bir kişinin farklı yaşam alanlarında hem yüksek ego, hem de utanç eksikliği olabilir ama bu farklı gezegenlerin etkisidir.
    Ayrıca D1, D9 ve D10 haritalarında bu etkiler farklılık gösterebilir.

🟦 5. Ahlak, utanmazlık ve gezegen etkileri:

🗣️ Soru:“Rahu kişiyi utanmaz yapmaz, egoist yapar.” Bu nasıl ayrılır?

🟢 Cevap:

  • Ahlak (morality) başka bir şeydir
  • Utanmazlık (shamelessness) başka bir şeydir.

🔹 Örnek:
Bir kişi parasız kaldı.

  • Rahu veya Güneş etkisinde ise, bu kişi asla dilenmez, borç istemez, çalmaz.
  • Çünkü her ikisi de kraliyet doğasındadır.
    Bu kişi aç kalmayı tercih eder, ama başkasına gitmez.
    🔹 Ama Satürn etkisi varsa, o zaman bu kişi “zor durumdayım” deyip yardım ister.

💡 Etik konularda Jüpiter’in etkisi veya 9. evin durumu çok önemlidir.
Eğer 9. ev güçlü ve iyi açılar alıyorsa, kişi ahlaki olarak sağlam olur.

🗣️ Soru: Satürn gerçekten mutluluk verir mi?
Buradaki “mutluluk” gerçekten haz mıdır, yoksa tatmin mi?

🟢 Cevap:

  • "Mando mudam sarvada"
    • “Manda” → Satürn
    • “Mudam” → Mutluluk (ya da içsel sevinç)
      Yani “Satürn daima içsel mutluluk verir”
      Bu şloka’ya göre böyle geçiyor. Ama bu mutluluk, büyük coşku değil; daha çok tatmin gibi düşünebilirsiniz.

Satürn genelde üzüntü ile bilinir. O zaman “üzüntünün yokluğu = mutluluk” olabilir mi?

Yanıt: Evet, doğru.

·        Birincisi: Üzüntünün olmaması bir mutluluktur.

·        İkincisi: Satürn, 11. evi yönetir → Arzuların gerçekleşmesi evi.

·        Arzuların gerçekleşmesi = mutluluk.

Soru:
Peki “kabul etmek” (acceptance) kime aittir?

Yanıt:
Kabul = Jüpiter
Tatmin = Satürn
Ama ikisi farklıdır.

Karışıklık çözümü:

·        Santoṣa (संतोष) = Arzunun gerçekleşmesinden gelen mutluluk (Satürn).

·        Tr̥pti (तृप्ति) = Ruhsal doyum, kanaat, iç huzur (Jüpiter ve 4. ev).

·        Yani Satürn arzuya ulaşınca mutlu eder,
Jüpiter ise mevcutla yetinmeyi öğretir.

Soru: Özel yerleşimdeki gezegen (örneğin yücelmiş ya da çok güçlü) her zaman olumlu sonuç verir mi?

Yanıt:
Hayır.

·        Özel konumdaki gezegenler sadece “güçlü sonuçlar” üretir.

·        Ama bu sonuçlar iyi mi kötü mü olacak, bunu belirleyen başka birçok faktör var:

o   Nakshatra (yıldız grubu)

o   Derece

o   D9 (Navamsa) yerleşimi

o   Ev yöneticiliği, dostluk/düşmanlık

Özet:
Evet, özel konum = güçlü etki
Ama sonuç = diğer faktörlere bağlı

Örnek:

·        Eğer Güneş özel konumda ise:
→ Kişi toplumda dikkat çeker
→ Ama bu dikkat iyi ya da kötü olabilir
→ Bazen itibar olur, bazen de nefret toplar

·        Eğer Satürn özel konumda ise:
→ İş hayatında zorluklar, emek, sorumluluk
→ Ama aynı zamanda kalıcı başarı

Ekstra Not:

·        Nakshatra bilgisi en önemlisi.

·        Onu bilmeden yorum yapmak genelleme olur, ki bu hatalıdır.

·        Nakshatra → D9 → D10 bu sırayı takip edin.

·        Özellikle Remedy (çözüm-çare) önermede gezegenin hangi çareyi engelleyeceğini de bilmek gerekiyor.

Soru: Merkür–Rahu birleşimi neden “ahlaki aşırılıklar” verir mi? Merkür ahlakı mı temsil ediyor?

Yanıt:
Evet, ilginç bir mesele:

·        Jüpiter = ahlak, etik, ilahi ölçü

·        Merkür = akıl, ticaret, pazar değeri
→ Jüpiter der: “Ürünü 5 liraya üretiyorsan 10 liradan fazlaya satma.”
→ Merkür der: “Piyasa 100 liraya satıyorsa, sen de öyle sat.”

Bu yüzden:

·        Merkür, etik değil, mantık ve piyasa merkezlidir.

·        Merkür “ahlak gerekli değil” diyebilir.

·        Rahu bu görüşü aşırılaştırır.
→ Bu yüzden Merkür–Rahu birleşimi = etik sapmalar / ahlaki aşırılıklar verebilir.

Yani:

·        Jüpiter = vicdan

·        Merkür = mantık

·        Rahu = sınırsızlık, açgözlülük, etik dışılık

Dolayısıyla:

·        Merkür–Rahu birleşiminde kişi, etik değerleri bir kenara bırakıp maksimum kar ya da maksimum mantıksal fayda arayışına girebilir.

·        Eğer haritada başka “düzenleyici” gezegen yoksa, kişi kolayca etik dışına kayabilir.

·        Ama kişi yüksek bilinçliyse, bu birleşim aşırı dürüstlük de getirebilir.
→ Yani ya aşırı etik, ya da aşırı etik dışı – uç davranışlar.

Ek Örnek:

·        Mesela biri vergi kaçırmayı akıllıca bir strateji olarak görebilir (Merkür–Rahu).

·        Ama başkası der ki: “Ben 1 kuruş da olsa haram kazanmak istemem” – yine aynı kombinasyon.

Yani bu birleşim şunu yapar:

“Mantık, piyasa ve kişisel çıkar doğrultusunda ahlakı esnetebilirim mi?”
→ Bu sorunun cevabı, kişinin bilinç seviyesine göre değişir.

Sonuç:

·        Jüpiter = “Bu doğrudur, bunu yap.”

·        Merkür = “Doğru olan ne işe yarar? Piyasa neye izin veriyor?”

·        Rahu = “Kurallar yok, sınırlar yok, maksimum sonuç hedefle.”

Bu yüzden Merkür–Rahu birleşimi → ahlaki uçlar oluşturur.
→ Kimi zaman dâhice işler yapar
→ Kimi zaman ahlaken çökebilir
→ Kimi zaman da mistik, alternatif yollara sapabilir (örneğin siyaset, medya, manipülasyon gibi)

Akılda tutulması gereken noktalar

·        Satürn–Rahu ve Satürn–Ketu etkileri

·        Mutluluğun tanımı: Satürn’ün ‘üzüntü’, Jüpiter’in ‘kabullenme’ ve ‘huzur’la ilişkisi

·        Ay–Rahu birleşiminde görülebilecek şöhret, depresyon, toplum baskısı gibi etkiler

·        Özel pozisyonlardaki gezegenlerin hayatınızda mutlaka sonuç vermesi, iyi ya da kötü

·        Merkür–Rahu birleşiminin ahlaki değerler üzerindeki uç etkileri

·        Son olarak: D1 – D9 (Navamsa) haritalarının etki farkları ve etik karşılaşmalar

🔹 Merkür – Rahu birleşimi:

  • Ahlak açısından kişi ya çok ahlaklı olur ya tamamen ahlaksız.
  • Merkür’ün en yüksek seviyesi Jüpiter seviyesidir.
  • %99.99 ihtimalle Merkür–Rahu asla Jüpiter gibi olamaz.
  • Ancak %0.01 gibi nadir durumlarda çok özel konumda olursa Jüpiter gibi yüksek erdemli bilgi taşıyıcısı olabilir.
  • Merkür–Rahu çoğunlukla dünyaya yönlendiren ve Jüpiter’i geçmek isteyen bir zihniyet üretir.

🔹 Yazılı–yazısız kurallar:

  • Güneş: Toplumun yazısız kurallarını temsil eder (örneğin: “Kadın tuvaletine erkek girmez.” gibi açıkça yazılmayan ama bilinen kurallar).
  • Jüpiter: Anayasalar, yazılı hukuk, kurallar.
  • Jüpiter–Rahu: Kural yapma veya kural yıkma zekâsı verir.

🔹 Ketu neden savaşı temsil eder?

  • Ketu başsızdır, yani düşünmeden davranır; bu yüzden savaş eğilimlidir.
  • Zekî insanlar savaşmaz, ancak başsızlık (akılsızlık) kavga getirir.
  • Ketu'nun yükseldiği yer Yay (Sagittarius) burcudur; burada savaş başlatıcı enerji vardır.
  • Yay burcu "savaş hazırlığı" anlamına gelir çünkü orada ok-yay vardır.
  • Ketu’nun yükselmesi savaşın başladığını gösterir.

🔹 Ketu – Çocuk – Yaratım – Ölüm ilişkisi:

  • Ketu, çocuk sahibi olmayı da temsil edebilir çünkü:
    • Sperm mikroskobik olarak baş (Rahu) ve kuyruk (Ketu) içerir.
    • Kuyruk (Ketu) hareketi sağlar; yani spermi hedefe ulaştırır.
    • Sadece en hızlı hareket eden sperm döllenmeyi kazanır.
  • Aynı Ketu yok oluşu ve ölümü de temsil eder.
    • Sperm oluşumu için kişi “bir anlamda ölür” yani prana kaybeder ve yeni bir hayat yaratır.

🔹 Çocuksuzluk konusu:

  • Güneş’in 1 dereceden az olması, soy hattı ile ilgili olumsuzluklara işaret edebilir.
  • Ketu’nun Güneş ile kavuşumu da bu temayı etkileyebilir.
  • Konuşmacı “çocuksuzluk” üzerine detaylı bir makale yazdığını ve tüm haritalarda bunun çalıştığını belirtmiştir.

Umarım faydalı olmuşumdur

Yıldızlara Fısıldayan Kadın

 

Post a Comment

0 Comments

Close Menu